-
Film ve Marksizim
Biz Marksizmi Marx’ı okuyarak keşfetmedik, Marx’ı işimizde, gündelik hayatımızda keşfettik. Özel bir bakış açısı sayesinde genel bakış açısını keşfettik.
-
Doğan Her Güneş İçin Özgür Filistin
Şimdi biliyoruz ki o her gün yıkılıp yeniden yapılan evler gibi Filistin’in tamamı da bir gün yeniden kimsenin yıkmaya tenezzül edemeyeceği bir hayata kavuşacak.
-
Interview with Peter Tscherkassky
I never consciously looked for footage, I always found something. When a film falls into my lap, I look at it and see if I can create something completely new from it, if I want to.
-
Matthias Glasner ile Röportaj
Benim için bir yaşam deneyimi gibi olan filmler var. Filmlerde tanıştığım insanları gerçekten tanıdım ve onlar hayatımın sonuna kadar benimle kaldılar. Bu da benim için bir tutku.
-
Fotoğrafı Bulamıyorum
Straub ve Huillet’nin film çalışmalarındaki tekrar edilen replikler, sadece bir anın yinelenmesi değil, aynı zamanda sinemanın varoluşsal imkanlarından yararlanarak gerçeğin yüzeyini aşındırma çabasını temsil eder.
-
İstanbul’da Festival
43. İstanbul Film Festivali’nde gösterime sunulacak olan filmler için Matthias Kyska, Berlinale’de izlediklerinden bir seçki hazırladı ve filmlere dair yorumlarını okuyucularımızla paylaştı.
-
Pedro Costa ile Röportaj
Ben filmlerimi unutmak ve kaybetmek için yapıyorum. Bunu söylemek elbette soyut ama bazen çok şey kaybettiğiniz hissine kapılıyorsunuz; gerçekten daha mutlu olduğunuz bir noktaya ulaşmak için birçok şeyi de kaybetmeniz gerekiyor.
-
Chantal Akerman ile Röportaj
Jeanne Dielman’da “soru” her zaman oradadır. Bu her zaman seninle film imgesi arasında bulunacak bir sorudur.
-
Revizyonist Sinema
Her ne kadar geleneksel burjuva sineması saldırıları püskürtmek için tarihin akışına müdahale etse de, tüm cephaneliğini de beraberinde getirir.
-
İmgelerle Yazmak
Yakında bir sinema eserinin değeri öncelikle yazarının masasında ne yapıldığına bağlı olacaktır. Film yazarının sembolik özelliği artık megafon değil dolma kalem olacak.
-
Berlin Köşesi (10)
Yarışmadan eli boş dönen “Gloria” filmi, tarihi film ve müzikal türleri arasında ustaca hareket ediyor. Seyirciyi 18. yüzyıl Venedik’ine götüren film, dini bir müzik okulunda eğitim gören bir grup genç kızın ilginç öyküsünü anlatıyor.
-
Berlin Köşesi (09)
Bu yılki Berlin Eleştirmenler Haftası’nın son günü ve kapanışı “Hard, Fast and Beautiful” tematik başlığını taşıyordu ve üç film şu slogan altında gösterildi: “Klişeleriyle türler arasında, müze, nouvelle vague ve dijital devrim arasında, koşullara – cinsiyetçilik, sömürgecilik ve en büyük düşman: anlatı sineması – isyan eden film karakterleri üzerine bir tartışma!”
-
Berlin Köşesi (08)
Film bize pek çok kişi için tamamen bilinmeyen bir dünyaya dair bir fikir veriyor: Çin’deki Afrika toplumu ve onların Çinlilerle birlikte nasıl yaşadıkları.
-
Berlin Köşesi (07)
“Pepe” belgesel filmin yaratıcı potansiyelinin olağanüstü bir örneğidir ve farklı sinema biçimlerinin ustaca bir araya getirilmesinin günümüzde nasıl yenilikçi filmler üretmeye devam edebileceğini göstermektedir.
-
Berlin Köşesi (06)
“Slow Shift ” uzun zaman dilimlerinde manzaralarda meydana gelen değişiklikleri inceleyen bir film. Hindistan’ın güneyinde yer alan ve Ortaçağ’dan kalma Hampi kasabasında geçen film, sadece durağan çekimlerden oluşuyor ve başrollerinde sadece taşlar ve maymunlar var.
-
Berlin Köşesi (05)
Bruno Dumont’un yeni filmi “L’Empire” izleyicisini ikiye ayıracak gibi görünüyor. Bu bilim kurgu filminde Dumont, eserlerinde sıklıkla yaptığı gibi bizi Fransa’nın kırsal bölgelerine götürüyor.
-
Berlin Köşesi (04)
Dying, yaşam ve ölüm hakkında olağanüstü bir film ve Altın Ayı ya da En İyi Oyunculuk Performansı için şimdiden umut verici bir aday.
-
Berlin Köşesi (03)
Alonso Ruizpalacios’un “La Cocina” filminde, New York’un Times Meydanı’ndaki büyük bir restoranın mutfağı sadece filmin olay örgüsünün mekânı olmakla kalmıyor, aynı zamanda Amerikan Rüyası’nın tarihini ve ABD’deki mevcut siyasi durumu da temsil eden bir yer haline geliyor.
-
Berlin Köşesi (02)
Berlin Critics’ Week’in bu yılki ilk günün teması, sinemanın şiirsel ve metaforik yönünü ve sinemanın kumaş takıntısını incelemek amacıyla “Phantom Thread” idi.
-
Berlin Köşesi (01)
Berlin Film Festivali bu yıl karanlık bir filmle açıldı. Yönetmen Tim Mielants’ın “Small Things Like These” adlı filmi bizi 1980’lerin İrlanda kırsalına götürüyor.
-
Film Ozanları Üzerine
Filmler de yakında şiir yazmak kadar kolayca ve neredeyse aynı maliyetle yapılacak. Herkes tarafından ve her yerde yapılacaklar. Tabiri caizse artık profesyonellik ve büyük bütçelerin imparatorlukları çöküyor.
Sinemaya dair üretim mücadelesi veren kolektif oluşum.